Uzaklaştırma Kararı Nasıl Alınır ?
Uzaklaştırma kararı, kanunlarımızda düzenlenmiş önleyici koruma tedbirlerinden biridir. Uzaklaştırma kararı özellikle aile hukukunda kaynaklanan olaylarda sıklıkla alınmaktadır. Uzaklaştırma bir tür koruma tedbiri olarak özellikle 6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlemesi Hakkındaki Kanunda düzenlenmiştir. Uzaklaştırma kararının amacı şiddetin önlenmesi ve ailenin korunmasıdır. Uygulamada genellikle kadınlar tarafından talep edilen uzaklaştırma kararının erkekler için talep edilmesi de hukuken mümkündür. Uzaklaştırma kararına itiraz etme hakkınız da bulunmaktadır. hakim gerek görürse başkaca tedbire de başvurabilir. Detaylı bilgi için İstanbul Aile Hukuku Avukatına danışabilirsiniz.
Evden Uzaklaştırmak Ne Demektir ?
Evden uzaklaştırmak, uzaklaştırma kararı kapsamındadır. Evden uzaklaştırma ile aile içi şiddet başta olmak üzere her türlü şiddetin önlenmesi ve ailenin korunması amaçlanmıştır. Gerek fiziksel gerekse psikolojik şiddete uğrayan veya uğrama tehlikesinde olan kişiler evden uzaklaştırma tedbirinden yararlanabilir. Böylece şiddet uygulayan veya şiddete meyilli kişinin ortak konuttan uzaklaştırılması ve ailenin korunması sağlanacaktır. Durumun özelliğine göre bu kişinin evden, işyerinden, çocukların okulundan, mağdurun yakınlarından uzak durması ve iletişimde bulunması yasaklanabilir.
Uzaklaştırma Kararını Kim Verir ?
Uzaklaştırma kararı kural olarak mülki amir veya hakim tarafından verilebilmektedir. Bu bağlamda söz konusu yerin kaymakamı, valisi ve hakimi uzaklaştırma kararı vermeye ehildir. Evden uzaklaştırma kararları ise kural olarak Aile Mahkemesi hakimleri tarafından verilebilir. kanun koyucu bu hususa bir istisna getirerek çok mühim hallerde kolluk amirlerinin de uzaklaştırma kararı verebilmesini hukuken mümkün kılmıştır. Söz konusu mülki amir daha sonra bu kararı yetkili merciye bildirecektir. Aksi takdirde kolluğun verdiği karar kendiliğinden ortadan kalkacak ve hiç alınmamış gibi hukuki muameleye tabi olacaktır.
Uzaklaştırma Kararı Kimlere Verilir ?
6284 sayılı Kanun uyarınca uzaklaştırma kararı şiddet görev veya görme ihtimali olan kişilere verilir. Bu öncül yeterlidir. Bu bağlamda mağdurun yaşı, cinsiyeti, medeni durumu, ırkı önem arz etmez. Kadınlar uzaklaştırma kararı alabileceği gibi erkekler de bu kararı talep edebilir. Bununla birlikte evli ya da bekar olmak önem arz etmez. Önemli olan tek husus şiddet görme veya görme ihtimallinin varlığıdır.
Uzaklaştırma Kararı Hangi Durumlarda Verilir ?
Uzaklaştırma kararı şiddet görme veya görme ihtimalinin bulunduğu durumlarda verilebilir. Bu durumlara örnek olarak;
- Fiziksel şiddet (darp)
- Psikolojik şiddet
- Cinsel şiddet
- Şiddet tehdidi
- Hakaret
- Ortak konut veya mala zarar verme
Uzaklaştırma kararı çeşitli durumlarda verilebilir olup yukarıda yazılanlar başlıca örnek durumlardır. İstanbul Boşanma Avukatı ile görüşerek diğer durumlar hakkında bilgi alabilirsiniz.
Uzaklaştırma Kararı Nasıl Çıkarılır ?
Uzaklaştırma kararını aile hakiminden talep edebilirsiniz. Uzaklaştırma kararı almak için uzaklaştırma kararı talebi içeren dilekçeniz ile aile hakimine başvurmanız gerekmektedir. uzaklaştırma kararı için başvuru yaparken herhangi bir harç veya ücret alınmamaktadır. Bu bağlamda mağdurlar gerek Şiddet Önleme ve İzleme Merkezilerine, gerek aile mahkemelerine gerek kolluk kuvvetleri ve Cumhuriyet Başsavcılıklarına başvurabilir ve uzaklaştırma kararı talebinde bulunabilirler. Mağdurların herhangi bir darp raporu sunmasına gerek yoktur. Ancak bu tarz raporların ibraz edilmesi süreci hızlandırmaktadır. İstanbul En İyi Aile Hukuku Avukatı sizler için ivedilikle uzaklaştırma kararı talebinde bulunacaktır.
Uzaklaştırma Kararı Kaç Günde Çıkar ?
Uzaklaştırma kararı kısa sürede alınabilmektedir. Aile mahkemesi hakimi uzaklaştırma kararı talebini 1 ile en geç 4 gün içerisinde sonuçlandıracaktır. Kolluk kuvveti yani polisler uzaklaştırma kararını aynı gün alabilirler ancak ertesi gün yetkili merciye durumu haber vermelidir aksi halde karar kendiliğinden kalkacaktır. Uzaklaştırma kararı en fazla 6 aylık olabilir. 6 aylık süreyi aşacak şekilde uzaklaştırma kararı verilemez.
Uzaklaştırma Kararı İhlali
Uzaklaştırma kararının ihlal edildiğini pratik yaşamda sıklıkla görmekteyiz. Uzaklaştırma kararı her ne kadar bir uyarı olsa da bu karar ihlal edildiğinde tazyik hapsi söz konusu olabilir. Hakim kararı veya savcılık talebiyle uzaklaştırma kararını ihlal eden kişi tazyik hapse maruz kalabilir. Mağdurun söz konusu ihlali ve detaylarını polise ihbar etmesiyle bu ihlal cezalandırılacaktır. Bu durumda aile mahkemesi herhangi bir yargılama yapmadan ihlal eden kişiyi 3 ila 10 gün arasında zorlama hapis cezası verir. Uzaklaştırma kararının tekrar ihlal edilmesi halinde ise tazyik hapis süresi 15 gün ila 30 gün arasında uzayacaktır.
Uzaklaştırma Kararına İtiraz
Uzaklaştırma kararları ne yazık ki uygulamada bazen suistimal edilmekte ve kötü niyetli olarak kullanılmaktadır. Bu halde 2 hafta içinde hakkınızda verilen uzaklaştırma kararına itiraz edebilirsiniz. bu süreye riayet etmemeniz halinde hak kaybına uğrayabilirsiniz. Aile mahkemesinde yazılı olarak itiraz dilekçenizi sunarak uzaklaştırma kararına itiraz edebilirsiniz. İstanbul Boşanma Avukatı sizin adına gerekli itirazları yapacaktır.
Sıkça Sorulan Sorular
Uzaklaştırma kararı sicile işler mi ?
Hayır, uzaklaştırma kararı cezai değil hukuki bir süreç olup sicile etki etmez. Ancak belirtmek gerekir ki, uzaklaştırma kararı gibi koruyucu ve önleyici tedbirlerin kaydı devlet tarafından tutulmakta olup gelecekte güvenlik soruşturmalarında görünecektir.
1 yıllık uzaklaştırma alabilir miyim ?
Hayır, uzaklaştırma kararı en fazla 6 ay süreyle verilebilir.
Uzaklaştırma ihlal eden kişi en çok ne kadar hapiste kalabilir ?
Uzaklaştırma kararını ihlal eden kişinin alacağı tazyik hapsi 3 günden başlar ve bu kişinin ihlali tekrarlaması halinde 30 güne kadar çıkabilir. Ancak alınan toplam tazyik hapis 6aydan fazla olamaz.
Uzaklaştırma kararına itiraz dilekçesi ne zaman sonuçlanır ?
İtirazınız kural olarak 1hafta içinde sonuçlanır.
Uzaklaştırma Kararı Hakkında Yargıtay Kararlarından Örnek Alıntılar
“Somut olayda; davacı, ayrı yaşamakta haklılık iddiasına dayalı olarak kendisi ve müşterek çocukları için tedbir nafakası istemektedir. Sosyal ekonomik durum araştırmasında; davacının ev hanımı olup, gelirinin olmadığı, müşterek çocuk ile birlikte davalıdan ayrı yaşadığı; davalının ise, işçi olarak çalıştığı, aylık 900 TL maaş aldığı, eşinden ayrı yaşadığı, evden uzaklaştırma kararı bulunduğu tespit edilmiştir. Davalının, davacı aleyhine boşanma davası açması hakkında evden uzaklaştırma kararı bulunması dikkate alındığında davacı eşin ayrı yaşamada haklı olduğu kuşkusuzdur.” 3. Hukuk Dairesi 2015/18088 E. , 2016/3160 K.
“Sanığın, Aile Mahkemesinin konuttan uzaklaştırmaya ilişkin tedbir kararına karşın, müşterek konuta girme eyleminden dolayı, 6234 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun 13. maddesi gereğince değerlendirme yapılması gerekirken, konut dokunulmazlığının ihlâli suçundan mahkumiyetine karar verilmesi..” 18. Ceza Dairesi 2016/5588 E. , 2018/2976 K.
“Somut olayda, davacı, davalı ile 1989 yılında evlendiklerini, 2008 yılında icra işlemlerinden korunmak için anlaşmalı olarak boşandıklarını, fakat birlikte yaşamaya devam ettiklerini, anlaşmalı boşanma sırasında 2008 yılı öncesi tek başına yaptığı çalışmalar sonucu elde ettiği gayrimenkullerini boşanma kararı ile birlikte eşine devrettiğini, daha sonra birlikte yaşarlarken davalının yalan beyanlarla kendisi hakkında uzaklaştırma kararı çıkarttığını, uzaklaştırma kararı ile birlikte davalının tüm eşya ve gayrimenkullerini kullandığını, boşanma kararından sonra da 2013 yılında davacı adına bir araba ve taşınmaz satın aldığını, davalının mal kaçırmaya başladığını, danışıklı olarak boşandığı eşinden boşanma sırasındaki devir ettiği gayrimenkullerin kendisine geri verilmesini istediğini bildirerek, ….’deki gayrimenkulün tamamının, … Mahallesinde bulunan gayrimenkulün ise 1/3 hissesinin adına tesciline…” 20. Hukuk Dairesi 2016/5893 E. , 2016/10229 K.