Nafaka Davası Nasıl Açılır ?

Aile ve Boşanma Hukuku
Nafaka Davası Nasıl Açılır ?

Nafaka davaları görevli ve yetkili mahkemeye dilekçe verme suretiyle açılabilir. Nafaka davası açmak pratikte kolay olsa da dava süreci karmaşık ve yorucu olabilir. Bu yüzden İstanbul En İyi Nafaka Avukatı ile iletişime geçmenizi öneririz. Nafaka talep eden kişinin nafaka davası dilekçesi vermesi ile süreç başlayacaktır. İşbu dilekçede nafaka talep edilen kişinin bilgileri ve bu kişiden talep ettiğiniz nafaka miktarı yer almalıdır. Nafaka talebinizin dayandığı gerekçe de dava dilekçesinde yer almalıdır. Hakim, talep edilen nafaka miktarından daha fazlasına hükmedemez ama azına hükmedebilir. Hakim, nafaka miktarını belirlerken tarafların sosyal ve ekonomik durumları gibi pek çok kriteri göz önünde bulunduracaktır. 

 

Nafaka Nedir ?

Nafaka, eşlerden birinin diğerinin geçimine destek olma amacıyla yaptığı bir ödemedir. Nafakaya hukukumuzda kural olarak mahkeme kararıyla hükmedilebilir. Kanunlarımızda öngörülmüş çeşitli nafaka türleri bulunmaktadır. Nafaka ve çeşitleri Türk Medeni Kanunumuz uyarınca aile hukuku bahsinde düzenlenmiştir. Belirtmek gerekir ki, nafaka boşanmanın önemli mali sonuçlarından biridir. Çoğu çekişmeli boşanma davasının uzun yıllar sürmesinin neden, nafakadan kaynaklanan uyuşmazlıklardır. Nafakaya süresiz olarak hükmedildiği için uygulamada zaman zaman bu husus tartışılmaktadır. Detaylı bilgi için İstanbul Nafaka Avukatına danışabilirsiniz. 

 

Nafaka Çeşitleri Nelerdir ?

Mevzuatımızda yer alan çeşitli nafakalar vardır. Her nafaka kendine has özellikler taşımaktadır. Bunlar;

  • Yoksulluk nafakası

Nafaka hukukunun en çok talep edilen nafaka türü yoksulluk nafakasıdır. Boşanma yüzünden yoksulluğa düşen eş lehine yoksulluk nafakasına hükmedilebilir. Ancak bu kişinin nafaka talep ettiği kişiye oranla daha az kusurlu ya da kusursuz olması gereklidir. 

  • İştirak nafakası

İştirak nafakası çocuklar için düzenlenmiştir. Boşanma davalarında velayeti almayan eşin diğer eşe müşterek çocuklar için yaptığı katkı iştirak nafakasının konusunu teşkil eder. Hakim iştirak nafakasının miktarını belirlen çocuğun ihtiyaçlarını, eğitim ve bakım giderlerini, nafaka alacak eşin ekonomik ve sosyal durumunu dikkate alacaktır. 

  • Tedbir nafakası

Tedbir nafakası uygulamada genellikle evliliğin gereklerini yerine getirmeyen eş için evlilik süresince açılmaktadır. Tedbir nafakası kural olarak belli bir süreliğine hükmedilir ve boşanma kararın kesinleşmesi ya da evlilik birliğinden kaynaklanan yükümlülüklerini tekrar yerine getirmesi halinde son bulur.

  • Yardım nafakası

Yardım nafakası kural olarak bir kişinin yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan yakınına ödediği nafaka türlerinden biridir. Altsoy, üstsoy, kardeşler ve ergin olan çocuklar yardım nafakası talep edebilir. Dolayısıyla amca, kuzen, kayınvalide gibi diğer kan hısımları yardım nafakası kazanamaz.

 

Nafaka Davası Nedir ?

Nafaka davası, boşanma davası esnasında ya da boşandıktan sonra nafaka talep amacıyla açılan bir davadır. Nafaka davalarına uygulamada sıklıkla rastlanmaktadır. Nafaka davaları aynı zamanda nafaka miktarının arttırılması taleplerini de içerir. Nafaka davası açarak süresiz nafaka elde edebilirsiniz. Bunun yanı sıra nafaka davaları nafakaya hükmedilen eş tarafından nafakasının kesilmesi maksadıyla da açılmaktadır. Bu bağlamda nafaka davaları oldukça çeşitlidir. Nafaka davaları aynı zamanda teknik davalardır. Dolayısıyla nafaka davasının kıdemli hukukçular eliyle yürütülmesi daha sağlıklı olacaktır. Nafaka davaları kaybedildiğinde tekrar açılabilir ancak kazanma şansı her tekrar dava açıldığında düşecektir. 

 

İstanbul Nafaka Davası Avukatı Kimdir ?

İstanbul nafaka avukatı, aile hukuku alanında uzmanlaşmıştır. İstanbul nafaka avukatı aile hukuku bağlamında önem arz eden ve spesifik bir alan olan Nafaka Hukuku bakımından kıdemli bir avukattır. İstanbul nafaka avukatı, nafaka alacaklarınızı korut ve bu hususta size detaylı hukuki danışmanlık sunar. Uygulamada boşanma davalarının uzun yıllar sürmesinin sebeplerinden biri de nafaka hususunda veya miktarında ihtilafların yaşanmasıdır. Eşlerden biri ya nafaka ödemeyi kabul etmez ya da diğer eşin talep ettiği nafaka miktarını fazla bulursa bu durumda boşanma davası çekişmeli hal alır. bu tarz durumlarda İstanbul Nafaka Avukatı Tavsiyeleri ile süreci sağlıklı bir şekilde yönetebilirsiniz.

 

Sıkça Sorulan Sorular

 

Boşanmadan nafaka davası açabilir miyim ?

Boşanmadan önce nafaka davası açılabilir. Özellikle eşlerin ortak hayatı tatil etmesi halinde tedbir olarak nafakaya hükmedilebilir.

 

Boşandıktan sonra nafaka davası açılabilir mi ?

Boşandıktan sonra da nafaka davası açılabilir. Anlaşmalı boşanma yoluyla boşanmış ve bu süreçte nafaka talep etmediğiniz belirtmiş iseniz boşandıktan sonra nafaka davası açmanız hukuken mümkün değildir. Çekişmeli boşanma davası yoluyla boşananlar daha sonra tekrar nafaka davası açabilir.

 

Nafaka davası nerede açılır ?

Nafaka alacaklısının yerleşim yerinin aile mahkemesinde nafaka davası açabilirsiniz.,

 

Nafaka davası ne kadar sürer?

Nafaka davalarının süresi somut davanın özelliklerine göre uzayıp kısalabilir. Ortalama olarak 6 ayda nafaka davaları tamamlanmaktadır. 

 

Nafaka davası ücretleri 2023 ne kadar ?

Nafaka davası avukatlık ücretleri bakımından baronun belirlediği asgari rakam 30.000 TLdir. 

 

Nafaka Davası Yargıtay Kararlarından Örnek Alıntılar

“Dosya içeriğinden, nafaka alacaklısı olan G… Ç…’nin 1941 doğumlu olduğu 12.09.2013 tarihinde İ.. B.. Sağlık ve Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığı İstanbul Darülaceze Müdürlüğü tarafından muhtaç olması sebebi ile koruma altına alındığı ve bakımının kurum tarafından üstlenildiği anlaşılmaktadır.
Bu nedenle mahkemenin davacı tarafın Darülaceze Müdürlüğünde kalan G… Ç…’nin nafaka davası açmak üzere vekaletname ve yetki belgesi vermediği yönündeki gerekçesi doğru olmamakla birlikte; dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillere kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle nafaka yükümlüsü olan davalının ekonomik ve sosyal durumu ile hakkaniyet ilkesi nazara alındığında davalının yardım nafakasının karşılayabilecek maddi imkana sahip olmadığı anlaşılmakla, dellilerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA…” 3. Hukuk Dairesi         2015/13495 E.  ,  2015/19700 K.

“Yoksulluk nafakası, boşanma davası açılırken dava dilekçesi ile birlikte veya boşanma davası devam ederken veyahut boşanma davası sonuçlandıktan sonra ayrı bir dava ile istenebilir. Davanın boşanma davasında, dava dilekçesinde nafaka istemediğine ilişkin beyanı sadece tedbir nafakasını kapsar ve bu beyanın ileriye dönük haktan feragat sonucunu doğuracağını kabul etmek hukuken mümkün değildir. Kaldı ki davacının boşanma davasında nafaka isteği olmadığına ilişkin açıklamasının yoksulluk nafakasını da kapsayacağını kabul etmek hak arama özgürlüğünün bir sınırlaması olup, himaye görmez.” (HGK. 10.10.1990 gün 1990/2- 407 E. 1990/487)

TMK’nun 175.maddesi “Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf kusuru daha ağır olmamak koşullu ile, diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir” “hükmünü ihtiva etmektedir. Kanun koyucu yasa maddesini düzenlerken “Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek” ifadesini kullanmıştır. Yine, TMK’nun 178.maddesi ile de “evliliğin boşanma sebebiyle sona ermesinden doğan dava hakkının boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren bir yıl geçmekle zamanaşımına uğrayacağı” belirtilmiştir. Davacı da bu davayı boşanma kararının kesinleşmesinden bir yıl geçmeden açmış bulunmaktadır.
O halde mahkemece davacının boşanma davasındaki kusur derecesinin, boşanma kararının kesinleştiği tarih ile yoksulluk nafakasının açıldığı tarihlerde boşanma yüzünden yoksulluğa düşüp düşmediğinin araştırılarak hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekir.
Türk Medeni Kanununun 175. maddesi, “Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşulu ile, diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.” hükmünü ihtiva etmektedir.
Davada, yukarıda belirtilen hükümler gereğince; davacı taraf davalıdan yoksulluk nafakası isteyebilecektir.
Somut olayda, her ne kadar, davacı taraf, boşanma davası dava dilekçesinde, yoksulluk nafakası talep etmemiş ise de, doğmamış bulunan bir haktan feragat mümkün olmadığından, koşulları oluştuğu takdirde, davacının karşı taraftan yoksulluk nafakası talep etmesi mümkündür.” 3. Hukuk Dairesi         2012/23009 E.  ,  2013/1638 K.

 Olumlu sonuçlanmış tedbir nafakası davası ile; her şeyden önce davacının (kadının) ayrı yaşamakta haklı olduğu tespit edilmiş olur. Ayrı yaşamakta haklı olmanın, davalıdan kaynaklanan bir maddi olaya dayanması gereklidir. Bu maddi olay, kişiliğin, ekonomik güvenliğin ve aile huzurunun ciddi biçimde tehlikeye düşmesi sonucu gerçekleşmiş olacaktır (TMK.md.197/1). Tedbir nafakası davacısına, davalının bütün kusurlu davranışlarını açıklama; davalısına da davacının kusurlu davranışlarını bildirme ve kanıtlama yükümlülüğü getirilemez. Bu nedenle tedbir nafakası davası aşamasında bildirilmemiş kusurlu davranışlar; boşanma aşamasında ileri sürülebilir. Tedbir nafakası davasında bildirilip; kabul edilmeyen davranışlar ise; boşanma davasında ileri sürülemez. Diğer yandan, gerek davacı, gerekse davalı tedbir nafakası davasında diğer tarafın kusurlu davranışlarını gösterdiği delillerle kanıtlamışsa; bunların da boşanma davasında sabit kabul edilmesi gerekir. Özetle, önceden açılan tedbir nafakası davası sonucu bakımından değil; davada sabit kabul edilen ve ileri sürülüp mahkemece sabit olmadığı kabul edilen olgu ve olaylar bakımından boşanma davasının delili olur. Tedbir nafakası davasına muhatap alan kocanın; kadının kusurlu davranışını kanıtlama yükümlülüğü olmadığı gibi; geçerli tebligata rağmen duruşmaya da katılmamış olabilir. Bu nedenle, koca açtığı boşanma davasında, tedbir nafakasında ileri sürmediği kadının kusurlu davranışlarını ileri sürebilme ve bunları kanıtlama olanağına sahip olmalıdır. Aksini kabul; tedbir nafakası davasını davalı olarak takip etmeyen eşin iddia ve savunma hakkını sınırlandırma niteliğinde olacağı gibi; önce açılan tedbir nafakası davasının sonucunun, sonradan açılan boşanma davasında bekletici sorun yapılmasını gerektirecektir. Bunun, boşanma davalarını uzatacağı, yargılama ekonomisine hizmet etmeyeceği açıktır.” 2. Hukuk Dairesi         2010/5664 E.  ,  2011/6274 K.

 

Leave a Reply

Call Now Button