Kısıtlılık Kararının Kaldırılması
Kısıtlılık Kararı Nedir ?
Eşler kural olarak her türlü hukuki işlemi birlikte yapabilirler. Ancak bazı durumlarda eşlerden biri için kısıtlılık kararı alınabilir. Böylece belirli malvarlığı değerleri üzerinde tasarruf yetkisi sınırlandırılabilir. Kısıtlılık kararı eşlerden birinin makul gerekçelere dayanmaksızın aile birliğinin malvarlığı üzerinde ekonomik tehdit yaratması üzerine başvurulabilecek bir yoldur. Bu durumda hakimden söz konusu eş hakkında kısıtlama kararı vermesi talep edilebilir. Bunun için mahkemeye başvurmak gereklidir.
Tasarruf Yetkisi Nasıl Kısıtlanır ?
Kısıtlılık kararı kura olarak söz konusu eşin belli mal varlığı zerinde yapacağı işlemleri kısıtlamaktadır. Kısıtlanan eş o mal üzerinde tasarrufta bulunabilmek için muhakkak diğer eşin rızasını almakla mükellef olacaktır. bu kısıtlama mahkeme tarafından verilen kararla hüküm ve sonuçlarını doğurur. Daha sonradan kısıtlılık kararının taşınmazlar bakımından şerh ettirilmesi de hukuken mümkündür. böylece kısıtlı kişinin eşinin rızası olmaksızın söz konusu mal üzerinde tasarruf etmesi halinde diğer eş bu tasarrufun iptalini sağlayabilecektir. Uygulamada özellikle tapu sicilinin düzeltilmesi davası kısıtlılık kararına aykırı davranıldığı durumlarda gündeme gelmektedir.
Kısıtlılık Kararı Hukuki Sonucu Nedir ?
Kısıtlılık kararının en önemli hukuki sonuçlarından biri kısıtlılık kararının ardından kısıtlının eşinin rızası olmaksızın yaptığı tasarrufların askıda hükümsüzlük yaptırımına tabi olacaktır. Eğer eşi bu tasarrufa icazet göstermez ise bu tasarruf hiç yapılmamış olarak kabul edilecek ve bu durumda tapu sicilinin düzletilmesi davasına konu olacaktır. İcazet verilmesi halinde ise tasarruf baştan beri geçerli gibi hukuki muamele görecektir. Diğer bir hukuki sonuç ise kısıtlı ile işlem yapan iyiniyetli üçüncü kişilerdir. Bu kişiler iyi niyetli olsa dahi yani tasarruf işleminin tarafının kısıtlı olduğunu bilmese dahi bu iyi niyetleri hukuken korunmayacak ve tapu sicilinin düzeltilmesi davasıyla karşı karşıya kalacaklardır. Detaylı bilgi için İstanbul Aile Hukuku Avukatından destek talep edebilirsiniz.
Kısıtlılık Kararı Nasıl Kaldırılır ?
Verilen kısıtlılık kararı her zaman kaldırılabilir. Uygulamada genellikle kısıtlılık kararı uzun süre devam etse de bu kararın kaldırılması hukuken mümkündür. kanun koyucu ilgili kanunun 199.maddesinde kısıtlılık kararını düzenleyip 200.maddesinde ise tasarruf yetkisi kısıtlamasının kaldırılmasına ilişkin hüküm getirmiştir. Buna göre; Koşullar değiştiğinde, hakim, eşlerden birinin istemi üzerine, kararında gerekli değişikliği yapar veya sebebi sona ermişse önlemi kaldırır. Bunun için kısıtlının veya eşinin bu durumu tekrar hâkim önüne getirmesi gereklidir. Bu yönde bir dilekçe yazarak aile mahkemesinde kısıtlılık kararını kaldırabilirsiniz.
Kısıtlılık Kararı Kaldırılma Şartları Nelerdir ?
Türk medeni Kanunumuzun ilgili maddesine göre koşullar değiştiğinde, hakim, eşlerden birinin istemi üzerine, kararında gerekli değişikliği yapar veya sebebi sona ermişse önlemi kaldırır. Bu bağlamda kısıtlılık kararının kaldırılma şartları;
- Koşulların değişmesi
- Değişen koşulların kısıtlılık kararının kaldırılmasını gerektirmesi
- Talep
Buna göre kısıtlılık kararının kaldırılması için koşulların değişmesi gereklidir. Koşulların değişmesinden kasıt edilen kanun koyucu tarafından net bir şekilde hüküm altına alınmamıştır. Uygulamadan örnek vermek gerekirse eşlerin çocuklarının ergin olması ve eğitimlerinin tamamlanması koşulların değiştiğini kanıtlayabilir.
Kısıtlılık Kararı Kaldırılınca Ne Olur ?
Bir eş kısıtlandığında kısıtlanma süresi boyunca birtakım malvarlıkları üzerinde tasarruf yetkisi sınırlanır. Bu bir tasarruf yasağı değildir. Bu süreçte kısıtlı eş tasarrufa devam edebilir ancak eşi buna rıza göstermez ise yaptığı tasarruf geçersiz hale gelir.
Kısıtlılık kararı kaldırılınca ise bu kişi dilediği üzere kendi malvarlığı üzerinde tekrar tasarrufta bulunabilir ve eşinin rızasına ihtiyaç duymaz.
Sıkça Sorulan Sorular
Kısıtlılık kararının kaldırılması için nereye başvurulur ?
Aile mahkemesine başvurabilirsiniz.
Kısıtlılık kararının kaldırılması ne kadar sürer ?
Ortalama birkaç ayda talebiniz sonuçlanacaktır.
Kısıtlama kararı kalktıktan sonra tekrar kısıtlama davası açılabilir mi ?
Evet, durum gerektiriyorsa tekrar dava açılabilir.
Kısıtlılık davası ücreti ne kadar ?
Dava ücreti avukatın kıdemine göre değişmektedir. Detaylı ücret tarifesi için İstanbul Boşanma Avukatı ile iletişime geçebilirsiniz.
Kısıtlılık Kararının Kaldırılması Hakkında Yargıtay Kararlarından Örnek Alıntılar
“Türk Medeni Kanunun 199. maddesi ailenin ekonomik malvarlığının korunması vey evlilik birliğinden doğan mali bir yükümlülüğün yerine getirilmesi gerektiği ölçüde eşlerden birinin istemi üzerine hakimin, belirleyeceği malvarlığı değerleriyle ilgili tasarrufların ancak onun rızasışyla yapabileceğine karar verebileceğini hükme bağlamıştır. Somut olayda davacı, davalının başka bir kadınla birlikte yaşadığını, davalının adına kayıtlı taşınmazları satarak kendisinden ve çocuklarından kaçıracağından endişe duyduğunu ileri sürerek davalının bu taşınmazlarla ilgili tasarruf yetkisinin kısıtlanmasını talep etmiştir. Mahkemece “davalının başka bir kadınla karı koca gibi yaşamaya başladığı, dava konusu taşınmazların edinilmesinde davacınında katkısının bulunması, davalının savurgan bir hayat tarzı olması ve dava konusu taşınmazları elden çıkarma arzusunda olabileceği” kabul edilerek iki adet taşınmazıyla ilgili tasarruf yetkisinin kısıtlanmasına karar verilmiştir. Mahkemenin kabul ettiği gerekçeler tasarruf yetkisinin kısıtlanması için yeterli değildir.” 2. Hukuk Dairesi 2013/15347 E. , 2014/939 K.
“Davacının Türk Medeni Kanununun 197. maddesine dayalı nafaka istemi kabul edilmiştir. Davalının halen başka bir bayanla birlikte yaşadığı da sabittir. Mahkemece davalının Türk Medeni Kanununun 199. maddesi gereğince ailenin ekonomik varlığının korunması ve evlilik birliğinden doğan mali yükümlülüklerini yerine getirmesi için bir kısım malları üzerinde tasarruf yetkisinin kısıtlanmasına karar verilmesi ve bu yönde bozma yapılması gerekirken davalı adına olan bütün mallar üzerinden tasarruf yetkisinin kısıtlanmasına karar verilmesi nedeniyle…” 2. Hukuk Dairesi 2011/22082 E. , 2012/31620 K.
Türk Medeni Kanununun 199’ncu meddesinde düzenlenen, eşlerden birinin tasarruf yetkisinin sınırlandırılması, “Evlilik birliğinin korunması” önlemlerinden olup, sınırlandırmaya şartlarının varlığı halinde evlilik birliği devam ediyorsa başvurulur. Evlilik birliğinin sona ermesi durumunda bu hüküm artık uygulanamaz. Mahkemece verilen boşanma hükmü davalı erkeğin temyizi üzerine onanmış olup tarafların boşanma kararına karşı karar düzeltme talebi bulunmadığından boşanma hükmü kesinleşmiştir. Tarafların evliliği kesinleşen boşanma kararı ile sona ermiştir. Bu durumda, davanın esası konusuz hale gelmiştir. Bu husus gözetilerek bir karar verilmek ve yargılama giderleri ile bu kapsamdaki vekalet ücretinin, tarafların dava tarihindeki haklılık durumu dikkate alınarak karara bağlanmak (HMK m. 331/1) üzere hükmün bozulması gerekir. Hal böyleyken, davacı kadının tasarruf yetkisinin sınırlandırılması talebinin reddi gerektiğine dair bozma ilamına yönelik karar düzeltme talebinin kabulüne ve açıklanan sebeple yerel mahkeme kararının tasarruf yetkisinin sınırlandırması talebine yönelik verdiği hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.” 2. Hukuk Dairesi 2016/16039 E. , 2017/6734 K.